Page 39 - Mayıs Dergi
P. 39
Eda: Peki Edirne’yi seçmenizi etkileyen başka Eda: Edirne Türkiye’nin Avrupa’ya açılan bir
sebepler var mıydı? kapısıdır. O yüzden bu şehri çok seveceksiniz. Buraya
gelen memurlar, tayin olanlar burayı terk etmiyorlar
Ender MIHLAR: İlk nedenimiz bu dört şehir içinden ve hepsi burada kalıyor.
İstanbul’a en yakın olan şehir olmasıydı. Gördüğünüz
üzere bizim dizimizde otuz kadar mekân var. Ender MIHLAR: Öyle bir huzur hissi var gerçekten.
Kırklareli’nde bizim mekân eksiğimiz vardı. Bursa’da Ben burada otelde kalıyorum. Bütün mekanlar yedi
da, şehir kalabalıktı. İstanbul’dan farkı olmayacaktı. dakika bana. Bu muazzam bir şey. Edirne’ye gelince
Kara Tahta bir kasaba hikayesi, büyük bir şehirden yaşadığım rahatlıklardan birincisi halkı, insanların
küçük bir şehre gelen adamın hikâyesi olduğu için bize desteği, ikincisi de gerçekten bulduğumuz
Bursa o dokuyu çok vermedi, daha çok büyük şehri mekanların birbirine çok yakın oluşu, bu iyi bir
anımsatıyordu. Bu Edirne’deki doku da açıkçası avantaj.
birazcık Balkan ülkeleri dokularına benziyor.
Karmaşık bir mimari var ve bu benim hoşuma Oğulcan: Şu sıralar sanırım küçük şehirlerde dizi
gidiyor. Daha çok o kırsallık hissinin yakalamamızı çekimleri daha yaygın, bunun nedenlerini de
sağlıyor. İşte tüm bunları bizim mekancımız söylediklerinize bağlayabilir miyiz?
dediğimiz adam tek tek inceliyor, bütün bu etkenleri
önümüze sunuyor. Biz gidip şehirlerde fotoğraf Ender MIHLAR: Tabii ki. Bir, İstanbul artık tüm
çekimlerimizi yapıyoruz. Sonra oturup kesin bir dizilerde çok göründü. Artık oraya gidip
karara varıyoruz. yapabileceğin iş sayısı çok kısıtlı. Artık yapımcıların
İstanbul’dan vazgeçme sebepleri; hep aynı doku,
Oğulcan: Peki Edirne’ye gelince nasıl bir manzarayla insanlar tahammülsüz ve her yer yüksek fiyatlı.
karşılaştınız? İnsanlar size nasıl davrandı, ne tür
ayrıntılar yakaladınız? Eda: Şimdi ise gelelim bulunduğumuz mekâna.
Tarihin Ulu Çınarı Edirne Lisesi. Edirne Lisesi ile
Ender MIHLAR: Bir kere Edirne dizicilerle hiç ilgili duygularınızı alalım sizin.
karşılaşmadığı için şimdilik bizi seviyorlar. Bir
müddet sonra bu sevgi bitecek. Gecenin ikisinde Ender MIHLAR: Açıkçası biz hep şöyle konuştuk, biz
insanların evinin önünde çalışıyoruz. Şimdi çok bir lise bulalım ve mekânı o lisenin çevresine
mutlular ama daha sonra uyuyamıyor diye gelen serpiştirelim. Çünkü bu bir lise işi, öğretmenlik işi.
şikayetler olacak. Olur da seneye de burada olursak Bize gelen okulların fotoğraflarına bakarken yüksek
Edirne yavaş yavaş sıkılmaya başlar. Ama Edirne’nin tavanlıları seçmeye çalıştım. Ben yüksek tavanı çok
oldukça sevecen bir şehir olduğunu da fark ediyoruz. seviyorum ve Edirne Lisesi bunun için en mükemmel
Hatta geçen gün oyuncularımızdan biri çekimden seçimdi. Tarihi doku da önemli. Özellikle İstiklal
sonra dedi ki ‘’Eve dönmek de istemiyorum, nerde Marşı sahnesini düşündüğümde arkada Selimiye
kalacağımı da bilmiyorum.’’. Dedim ki ‘’Gidip şuradan atmosferi, bir şehir dokusu, bayrak direğinin
herhangi bir kapıyı çal, ben Kara Tahta dizisindeyim uzunluğu, büyüklüğü, binanın tarihî yapısı bunların
de, hemen alırlar seni eve.’’ Örneğin Halk Eğitime hepsi cebe atıldı. Sonra iç mekân incelemesine
Merkezine gidiyoruz, çok güzel tarihî bir bina. geçildi. Okulun koridorları, geniş tavanı, aşağıdaki
Görevliler bize her konuda yardımcı oluyor. O çok avlusu, sınıfları ve özellikle çekim yaptığımız sınıftaki
güzel. Yani buraya geldikten sonra onun çok cam boyunun insan oturduğunda tam arkaya
rahatlığını yaşamaya başladık. Tarihî çeşmede çekim gelebiliyor oluşu, sınıfların dört bir yandan ışık
yapacağız mesela, çeşmenin benim istediğim tarafı alabiliyor oluşu bunların hepsini en ince ayrıntısına
bozuktu. Sağ olsun belediye hemen geldi oraya çeşme kadar inceliyor ve kararımızı kameralara en iyi
taktı. yansıyacak şekilde veriyoruz.
ÇALIKUŞU22 34